enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,5548
EURO
34,8355
ALTIN
2.431,60
BIST
9.722,09
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Az Bulutlu
26°C
Bursa
26°C
Az Bulutlu
Perşembe Az Bulutlu
21°C
Cuma Az Bulutlu
23°C
Cumartesi Az Bulutlu
19°C
Pazar Az Bulutlu
20°C

KASABA HİKÂYELERİ: SİHİRBAZ

19.10.2022 13:54
A+
A-

-Kasabaya sihirbaz gelmişti. Belki de ilk kez böyle bir gösteri yapılacaktı. Kasabanın tek sinema salonu en uygun yerdi. İyi kötü bir sahnesi vardı. Kasabalılar gündüzleri işinde gücünde olduklarından gösteri akşamları yapılacak, ilgi alakaya göre iki ya da üç kez tekrarlanacaktı.
Kasaba insanının sinemadan başka aktivitesi yoktur. Kaldı ki genellikle erotik filmler oynatıldığından gidenler sayılı ve bellidir. Bu nedenle gösteriye ilgi büyük oldu. İlk akşam bir hayli kalabalık olduğu için ikinci akşam da tekrarlandı. Halk salonu tekrar doldurmuştu. Sihirbaz ve ekibi gene rutin gösterilerine başladılar. Kâh şapkadan tavşan çıkardı, dolu bardakların yerlerini değiştirdi, kâh yumurtaları elinde kaybedip tekrar çıkardı falan.
Sıra yine büyük oyuna gelmişti.
Seyircilerin bir kısmına küçük kâğıtlar dağıtıldı, kâğıtlara isimlerinin ve niyetlerinin yazılması ve kâğıtların katlanması istendi. Sonra bir eleman gelip katlanmış kâğıtları derince bir kutuya toplayıp sahneye getirdi. Sihirbaz kutuya elini daldırıp kâğıtları alıp başka bir teneke kutuda yaktı. İki kutu da götürüldü.
Seyirci şaşkındı. Toplanan kâğıtlar göz önünde yakılmıştı.
Sihirbaz numarasına devam etti.
Sessizlik istedi ve asasını gizemli bir şekilde havada dolaştırdı.
Bir seyircinin adını ve niyetini söyleyerek niyetinin gerçekleşeceğini belirtti. Yine sessizlik isteyip, asasını havaya kaldırarak ikinci seyircinin de ismini niyetini olup olmayacağını söyledi. Üçüncü ismi söylerken seyirci şaşkındı, salon dalgalandı.
Tam bu sırada salondan birisi ayağa kalktı
“Bir dakika!” diye bağırdı.
Herkes o tarafa döndü. Bir grup gençti oradakiler. İçlerinden biri sözcülüğe soyunmuştu besbelli.
“Milleti kandırıyorsunuz, insanları sömürüyorsunuz.” dedi.
Olay o anda spontane mi gelişmişti yoksa o grup bir önceki akşam da gelip olayı izleyip oyunu ve sihirbazın fiyakasını bozmak için organize mi olmuşlardı bilinmezdi.
Bu idealist grubun sözcüsü:
“Yaptığınız sahtekârlığı biz biliyoruz.” diyerek devam etti.
“Gelen kutudaki kâğıtların hepsini yakmadınız, kutunun dibinde yarısı kaldı. Arkadan birisi onları size fısıldıyor, siz de onları söylüyorsunuz.”
Doğruydu bu. Sihirbaz ve ekibi aynen böyle yapıyorlardı. Gençler işi çözmüştü. Seyircinin çoğu da biliyordu aslında işin içinde bir hinlik olduğunu ama bile bile yutuyordu bu oyunu. Çünkü sahte de olsa hayret, şaşkınlık duymak, heyecan hissetmek istiyorlardı. Herkes bile bile lades durumundaydı ve halden memnundu.
Sihirbazla gençler arasında tartışma alevlendi. Seyirci şaşkındı. Salon karışmıştı.
İdealist gençler kararlıydı. Sahtekârlara karşı kasaba halkını koruyacaklar, sömürtmeyeceklerdi.
Sihirbaz için zor bir durumdu
Seyircilerin bir kısmı olayı sadece izlerken bir kısmı sihirbazın tarafına geçerek gençlere ateş püskürdüler.
“Sana ne!”, “biz memnunuz!”, “istemiyorsanız gelmeyin kardeşim!” sesleri yükseldi.
Sonunda sinema salonu sahibi sahneye çıkıp
“Arkadaşlar, bu ekmek parası davasıdır. Adamlar mesleklerini icra ediyorlar, İsteyen inanır, istemeyen inanmaz, gelmez.” babında bir konuşma yaptı.
Ama nafile.
Sihir bozulmuş, sihirbaz demoralize olmuş, gösteri bitmişti.
Herkes dağıldı.
Sinema salonunun sahibi babasından kalan bu salonu işletse de yüksekokulda gazetecilik ve halkla ilişkiler tahsili yapmış, güngörmüş sözü dinlenen bir kişilikti. Salon dağıldığı halde hala toplu duran gençlerin yanına gelip iki eli ile alkış tutarak:
“Aferin! Bravo size. Beğendiniz mi yaptığınızı?
Yav kardeşim siz kendinizi ne zannediyorsunuz?
“Biz halkın bilinçlenmesini istiyoruz.” dedi gençler.
“Tamam kardeşim, eyvallah! Biz de geçtik bu yollardan. Peki bilinçlenmek isteyen halk mı var? Bilinçlenmeye hazır bir halk mı var?
“Biz halkı beklemeyiz, biz mücadeleyi savunuruz. Düzenin pisliklerine teslim olmayız. Bu cahil halkın bilinçlenmesi lazım. Sende bırak bu yorgun demokrat ayaklarını abi.” dedi gençler.
“Bak kardeşim, ne demiş Neyzen Tevfik:
Türk milleti gariptir
her bi lafı kaldırmaz
..bne dersin kızar da
d.z.rsin aldırmaz.”
Sinemacının suratı gerilmiş, gözleri pırtlamıştı,
“Kardeşim bu millet düzülmek istiyor, size ne?” dediyse de gençler acar çıkmıştı.
“Biz yılmayacağız, kurtuluşun yolu bu halkın bilinçlendirilmesinden geçer.” Dediler.
Daha o geceden sihirbaz ve ekibi tası tarağı toplayıp kasabadan ayrıldı.

Yazarın Diğer Yazıları
27.06.2022 12:08
27.04.2022 10:14
11.10.2022 12:07
REKLAM ALANI
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.