enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,5807
EURO
34,6753
ALTIN
2.521,32
BIST
9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Hafif Yağmurlu
16°C
Bursa
16°C
Hafif Yağmurlu
Cumartesi Az Bulutlu
22°C
Pazar Parçalı Bulutlu
22°C
Pazartesi Çok Bulutlu
24°C
Salı Parçalı Bulutlu
25°C

LİYÂKAT

27.06.2022 12:08
A+
A-

Az gelişmiş ülkelerin önemli sorunu. Küreselleşen ve artık küçülen dünyada en büyük kazanımızın zaman ve verimlilik olduğu gerçeğinin çözümüne çare olacak tek gerçek liyakattır. Bu yeterince anlaşılamadığı gibi önemsenmediği de başka bir gerçektir.
Liyakat bir toplumun ilerlemesinin en önemli bir parametresidir. Gelişmiş ülkelerde bu sorun çözülmüştür.
Sorun çok basittir: Kişiye uygun iş yerine, işe uygun kişi ilkesini uygulamaktır.
Bunun dünyadaki yeni ismi meritokrasi. Bu adeta yeni bir akım. Artık tüm dünyanın peşinden gittiği ideal bir biçimdir.
Meritokrasinin 5 maddelik manifestosuna göre:
1.Kayırmacılık yoktur: Ailenizin değil, sizin kim olduğunuz önemlidir.
2.Yandaşçılık yoktur: Başkalarının sizin için ne yapabildiği değil, sizin ne yapabildiğiniz önemlidir.
3.Ayrımcılık yoktur: Cinsiyet, ırk, din, yaş, geçmiş önemsizdir. Yetenek her şeydir.
4.Eşit imkânlar: Herkesle aynı noktadan başlar ve yeteneklerinizin sizi götürdüğü yere gidersiniz.
5.Tatminkâr erdemler: En başarılı insanlar, en yüksek tatmine erişirler.
Bir kimsenin kendisine iş verilmeye uygunluk, yaraşırlık durumu olan liyakat; yeterlilik olarak tanımladığımız bu kelimeyi, kişinin eğitimi, deneyimi bilgi ve becerisi, performansı, iletişim gibi vasıflarını işe uygunluk olarak genişletebiliriz. Liyakat bir insanın gücünün kaynağı, bilgi, beceri deneyim, donanım ve zekâdır. Halk dilinde işi ehline verilmesidir. Hak edenin hak ettiği yere gelmesidir. İşi layıkıyla yapmak, işin hakkını vermek gibi deyimler bu basitliği tamamlar.
Sorunun kaynağı tamamen liyakat kavramının bilinmemesinden, anlaşılmamasından değil hoş. Liyakat siyaset üstü kabul edilmelidir. Türkiye’de var olan kayırmacılık, yandaşlık, Particilik, torpil,(Oysa torpil Anayasaya aykırıdır.) yaltakçılık, iltimas, dayıcılık, kohumbazlık, akrabacılık, hemşehricilik, kişisel çıkar, biat, cinsiyet, ırk, din, yaş, geçmiş gibi ayrımcılık yaratan yoz olgulardan kaynaklanmaktadır.
Görülen kayırmacılıklarda tanıdık, eş-dost kayırmacılığı için daha çok “kronizm”, siyasal ve dinsel kayırmacılık için “patronaj” ve iktidara ve seçmen kesimlerine yönelik kayırmacılık için de “klientelizm” terimi kullanılmaktadır
Liyakatsizlikte emek verilmeden elde edilmiş kazanımlar, kolay kazanma arzusu söz konusudur. Gücü yozlaşmadır. Yetersizlik içerir.
Liyakatsızlığın dünyadaki adı nepotizmdir. Görevlerin dağıtımının liyakata yani beceriye göre değil birilerine yakın olmasına göre dağıtılmasıdır.
Yakın geçmişimizde hayvanat bahçesi müdürünün TÜBİTAK’ta önemli bir göreve, bir güreşçinin ise Şehir Tiyatroları genel müdürlüğüne atanması gibi absürt sonuçları görmedik değil.
Liyakatsizlik apaçık adaletsizlik, haksızlık içerir. Hatta ahlaksızlık içerir dersek de abartmış olmayız. Nepotizm kamu vicdanını yaralar.
Bunun karşıtlığında liyakat adalet ve hak içerir. Etiktir.

Bu konuda kitap tavsiyesi:
LİYAKAT Candaş Tolga Işık
İÇİ BOŞALTILAN BİR ÜLKENİN HAZİN HİKÂYESİ
Cümleten başımız sağ olsun… Liyakat öldü!
Candaş Tolga Işık, cenaze namazı kılınan liyakatin nasıl öldürüldüğünü kaleme alıyor. Liyakat ilkesinin terk edildiği ülkemizde kurumların, kavramların, değerlerin özetle her şeyin içinin nasıl boşaldığını örneklerle aktarıyor.
“Bir kurumun içinin boşaltılması denince hem medyanın hem de vatandaşın aklına ilk gelen ve dolayısıyla ilgisini esas cezbeden bir başka içini boşaltma yöntemi olarak, ülkemizde sıklıkla karşılaştığımız gibi eğitimden yargıya, bürokrasiden sanata, sağlık sisteminden sivil toplum örgütlenmelerine kadar tüm kurumların liyakatten mahrum ellere terk edilip, iradesinin siyasi yönlendirmelere teslim edilerek değersizleştirilmesi, itibarsızlaştırılması.” anlatılıyor

Yazarın Diğer Yazıları
20.04.2022 09:56
31.05.2022 14:38
09.06.2022 11:41
20.07.2022 14:26
01.06.2022 10:15
REKLAM ALANI
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.