Sayın genel başkan daha önce de programında olan Orhangazi ziyaretini halkımızın büyük bir coşkusu altında gerçekleştirmiştir.
Bir seçim mitingi havasında geçen ziyaretinde esnaf ve halk ile dertleşmiş her geçen gün zorlaşan şartları bizzat halkın ağzından dinlemiştir. Memleketi yönetmekte zorlanan iktidar her geçen gün sorunları daha da büyütmektedir. Halk bu sorunlar altında yaşamakta zorluklar çekmektedir. Köylü artan maliyetlerle birlikte artık üretim yapamamaktadır. Çalışan emekçilerimizin yüzde yetmişinden fazlası asgari ücret ile çalışmaktadır. Emeklilerimizin büyük bir kısmı asgari ücretin de altında maaş almaktadırlar.
Öğle saatlerinden itibaren ilçemize bir genel başkanın geleceği heyecanını halkımızla birlikte yaşadık. Esnafın, köylünün, vatandaşın ilgisi oldukça büyüktü ve heyecanlıydı. Orhangazi ve Yeniköy buluşması Sayın İl Başkanımız Selçuk TÜRKOĞLU’NU oldukça memnun etmiştir. Her hafta bir ilçe ve o ilçenin bütün köyleri ile birlikte ziyaret edilip dertlerinin dinlenmesi şimdiye kadar hiçbir partinin başaramadığı bir projedir. Yirmi üç aydır il, il, ilçe, ilçe dolaşan dert dinleyen İYİ PARTİ bu çalışmalarının sonucunu her gün yayınlanan anketlerde görmektedir. Bu korku ortamında insanların cesur tavırları da ayrıca takdire şayandır. Çünkü şuna da şahit oluyorum. Yazılarım gazetemdeki köşemde yayınlandıktan sonra Facebook’ta da sayfamda yayınlıyorum. Birçok eşim dostum arkadaşımla karşılaştığımda yazımı beğenip teşekkür ettiklerinde kusura bakma beğenip yorum yapamıyorum diye çok serzenişler duydum. Nihayet Orhangazi Belediyesi bile bir yerel gazeteye tahammül edemeyip aboneliğimizi iptal etmiştir. Eleştirilerimize, yol göstermemize, yanlışlarını söylememizden dolayı bizi akılları sıra cezalandırmak, korkutmak, sindirmek istemişlerdir.
Yeniköy halkı benim hatırlayabildiğim çok uzun zamandır hiçbir siyasetçiyi bu kadar coşkulu ve istekli karşılamamışlardır. Kadınlarımızın ve halkımızın ilgisi görülmeye değerdi.
Akşam eve geldiğimde bilgisayarımı açıp Orhangazi TV nin yaptığı canlı yayını tekrar izledim. Çünkü her yeri ve her anı görmemiz mümkün değildi. Her anın canlı yayınını çok güzel bir, bir çekmişler. Ellerine emeklerine sağlık ve birçok vatandaşımızda ama olumlu, ama olumsuz yorumlarda bulunmuş. Eğer vaktiniz olup ta izlerseniz bu yorumları da okumuş olursunuz. Olumsuz yorum yapan veya eleştiren bir kısım vatandaşımızın yanında TROLLERİN nasıl işbaşında olduğunu da görebilirsiniz. A Haber izleyicisi bu trollerin yorumlarını okuduğunuzda sanki ülkemizde hiç problem yokmuş gibi düşünebilirsiniz. Dolar’ın on tl yaklaştığını değil de bir tl nin on dolar olduğunu sanırsınız. Bir milyon Üniversiteli gencin işsiz olduğunu, Marmara bölgesi gibi çok verimli topraklardan köylünün göç ettiğini bu insanlara anlatmanız mümkün olmayabilir. Bu mübareklere! Adaletin halkın arasında en güvensiz sıralara gerilediğini anlatamazsınız. Millete durmadan bok atacağına Orhangazi Belediyesinin borç batağına nasıl düştüğünü bir türlü düşünemezler. Beş-on maaşlı beyaz Türklerin nasıl o paraları hak ettiğini hiç dillerine dolamazlar. İki bin onlu yıllarda 17.sıradaki ekonomimizin on iki bin beş yüz lira olan milli gelirimizin bu gün 21. sıraya gerileyen ekonomimizi ve sekiz bin tl ye inen milli gelirimizi anlatmaya kalksan yalan söylüyorsun diye bir de seni iftiracı konumuna sokarlar. Bir de bu her şeyi bilen troll takımına !! şunu araştırmalarını öneririm. Bu Feto denen illeti ilk duyduklarından bu güne kadar mensubu bulundukları partinin yöneticileri ve üyeleri ile bok atmaya çalıştıkları partilerin yönetici ve üyelerinin ilişkilerini bir zahmet araştırma gereği duysunlar. Bu teklifim HDP ve PKK ile de geçerlidir. Araştırma ve düşünme onlar için ZUL ise ben bu konuda seve, seve yardımcı olabilirim.
Bir siyasi partinin genel başkanının ilçemize gelmesi ziyaret etmesinin ilçemiz açısından faydası vardır. İnşallah bütün siyasi partilerin genel başkanları ilçemize gelir ilçemiz halkı ile dertleşir, konuşur. Bundan Orhangazi halkı olarak memnun olmamız gerekir. Ama Orhangazi sokaklarında Meral Hanım gibi halk ile omuz omuza, göz, göze bire bir konuşarak gezmelidirler. Yoksa büyük bir koruma ordusu ile gelip halk ile aralarına duvar örerler ise yalnızca gelmiş ve gitmiş olurlar.