Öncelikle kazasız belasız bir seçim daha atlattık , kamplaşmanın had safhada olduğu gergin seçim öncesi ortamının insanları sağduyudan mahrum bırakmamış olması iyi. Bu memnuniyet verici.
Seçimden önce bu ekonomik veriler altında muhalefetin Sayın Kılıçdaroğlu üzerinde uzlaşarak kampanyaya başlaması eleştirilmişti.
Halbuki CHP ve tüm muhalefetin elinde tarihi bir fırsat vardı. Oda muhafazakar demokrat Mansur Yavaş tı. Neden? .
Sayın Yavaş ın toplumdaki karşılığı gayet iyi. En önemlisi ana rakibiniz AKP ve MHP den oy alarak büyüyecektiniz. Yani rakibi eksilterek oylarınız eklenecekti. HDP oylarına ihtiyaç duymayacaktınız. Ancak karar Kılıçdaroğlu oldu.
İyi ve namuslu bir insan olduğundan herkes emin , seçilirse halka bir kuzey Avrupa ülkesi gibi demokratik haklar getireceğinden de kuşku yok ama karizmatik değil, çok seçim kaybetmiş bir lider, Hdp oyları sebebiyle terör ve teröriste karşı sert söylemlerde bulunmakta geç kalmak, bu konuda bir türlü çok net olmamakla eleştirildi. . Sonra bu konulara değindi ancak geç kaldı ve yoğunluğu yeterli değildi. Halbuki HDP seçmeni kadar hiç kimse terörden bu kadar çok zarar görmedi.
Yerli yatırımlar , silah sanayiini destekleme konusunda daha net ve kararlı söylemler beklendi kendisinden. Kurduğu cümleler biraz karmaşık kaldı. Bunu Cumhur İttifakı iyi kullandı. Cumhur ittifakının seçim kampanyası CHP-HDP yakınlaşması üzerineydi.
Belki bu 2. Tur seçim arasında daha net terörle mücadele yerli silah sanayii ve teknoloji yatırımları desteği mesajları verebilir. ABD nin teröre verdiği desteğe rağmen füzelerle kandili yok edeceğini , İha sihalarla terörist bırakmayacağını, Tüm Türk dünyasını kayıtsız şartsız destekleyeceğini beyan edebilir.
Halk derin bir ekonomik sıkıntı içerisinde , geliriyle ev araba alması artık mümkün değil, dahası eğitimin neredeyse tamamen özelleşmesi , yani sadece parası olanın iyi eğitim imkanına sahip olabilmesi sebebiyle oluşan kast sisteminde evladının da kast katmanının üstüne çıkamayacağının bilincinde, ve elinde kalan tek şeyin ülkesi olduğunu düşünerek hareket ediyor. CHP-HDP ittifakı halkı , elimde tek kalan şey olan ülkem elimden gitmesin psikolojisine soktu. Aynı psikolojiye İstanbul belediye seçiminde Osman Öcalan ın mektubu okunduğunda da girmişti.
Bu son durum , ittifak yapılan Saadet partisi oylarının Yeniden Refah partisine, bazı İYİ parti destekçisinin MHP ye ve Sinan Oğan a yönelmesine sebep oldu. MHP oylarının beklenenden yüksek olması, partisinin icraatlarını beğenmeyen AKP seçmeninden ve biraz da ittifakı tam benimsemeyen İYİ parti seçmeni sayesinde gerçekleşti.
İkinci turda Kılıçdaroğlu arayı iyi değerlendirebilirse, ilk seçimde oy kullanmayan kesimi sandığa gitmeye ikna edebilirse sonuç alabilir. Zor ama imkansız değil. Öbür tarafta meclis aritmetiğinde üstünlüğü yakalamış bir ittifak halkı daha da büyük desteğe itebilir.
Burası Türkiye.
Kartlar yeniden karılıyor. MHP-İYİ Parti toplamının %20 yi bulduğu ve önemli bir potansiyel oluşturduğu bir ortamın içine de girilmiş oldu. ( Orhangazide bu iki parti % 27 yi görüyor)
Peki seçimin gerçek kazananı kim? AKP oy kaybetti. CHP-İYİ parti HDP yerinde saydı.
Kazanan MHP , Yeniden Refah ve hiç oy almadan 38 milletvekili alarak hayatlarının kalanını garanti altına alan Deva, Gelecek, Demokrat ve Saadet partili milletvekilleri oldu.
Sevgiler.
