enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,3011
EURO
35,1601
ALTIN
2.279,84
BIST
8.806,72
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Hafif Yağmurlu
25°C
Bursa
25°C
Hafif Yağmurlu
Perşembe Az Bulutlu
23°C
Cuma Az Bulutlu
26°C
Cumartesi Az Bulutlu
25°C
Pazar Parçalı Bulutlu
26°C
CARGILL

LİMANLAR MESELESİ

20.12.2021 13:22
A+
A-

Liman ve iskelelerimizin yabancılar tarafından işgalinin ilk adımı 1365’te atılmıştı. Osmanlılar, Ragusa adlı İtalyan şehrine limanlarımızda ticaret yapma hakkı tanıdı. Her geçen gün topraklarını genişleten güçlü Devlet-i Aliye’nin küçücük bir kente küçücük bir lütfuydu bu. Ragusalı tüccar gemileri Osmanlı’dan ne koparırdı? Olsa olsa, yel kayadan ne koparırsa onu koparırdı.

Daha sonra denizcilikte ve ticarette ustalaşan Cenovalı ve Venedikli tüccarlar da bu haklara sahip oldular. Fatih, 1453’te İstanbul’u fethettikten sonra; Bizans’ın, tüccar gemilerine sağladığı imtiyazları devam ettirdi. Böylece Osmanlı limanları ve iskeleleri Avrupalı tüccarlar için çok zengin imkânlar sunan birer gelir kapısı hâline geldi. Yabancılara tanınan haklar Kanuni döneminde Fransa’yla yapılan sözleşmeyle uluslararası bir statüye kavuştu. Kapitülasyon dediğimiz bu ayrıcalıklar her geçen yıl yabancıların lehine gelişerek devam etti.

Artık kaya / yel örneğinden eser kalmamıştı; şimdi Devlet-i Âliye on binlerce yaprağı olan fakat her yaprağını birkaç tırtılın kemirdiği dev bir çınar ağacına dönüşmüştü. 19. asırda durum öylesine vahim bir hâl almıştı ki kabotaj hakkı (Türk kara sularında, Türkiye’deki akarsu ve göllerde gemi bulundurma, bunlarla gidiş geliş ve taşıma yapma hakkı) tamamen yabancıların eline geçti. Öyle ki kıyılarımızdaki balıkçılık ve süngercilik bile yabancıların tekelindeydi. Türk gemiciler kendi kara sularında gemi işletemez hâle gelmişti.

İşte yabancılara tanınan tüm bu imtiyazlara kapitülasyonlar diyoruz. TDK, Güncel Türkçe Sözlük’te kapitülasyonu bir ülkede yurttaşların zararına olarak yabancılara verilen ayrıcalık hakları” kelimeleriyle tanımlıyor. Gerçekten de bu kapitülasyonlar nedeniyle sanayimiz, tarım ve ziraatımız, ticaretimiz ve en önemlisi denizciliğimiz yerinde saymakla kalmamış, her geçen gün gerilemiştir.

YAZI ARASI REKLAM ALANI

Gelelim sadede…

Başbuğ Mustafa Kemal Atatürk, henüz Cumhuriyeti ilan etmeden el attı bu meseleye.

24 Temmuz 1923 tarihli Lozan Antlaşmasının 23. Maddesiyle kapitülasyonlar kaldırıldı. 1 Temmuz 1926’da Kabotaj Kanunu yürürlüğe girdi ve tüm limanlarımız ve iskelelerimiz Türk hâkimiyetine geçti.

Evet; 1 Temmuz, Kabotaj ve Denizcilik Bayramı’dır, millî bayramdır fakat maalesef bu bayram 23 Nisan, 29 Ekim ve 19 Mayıs millî bayramları gibi kutlanmamıştır. Sanırım bunun birkaç sebebi var: 1 Temmuz günü resmî tatil ilan edilmemiştir mesela. Okullardaki tarih derslerinde bu konu üzerinde fazla durulmamıştır, Atatürk’ün istilacı devletlere attığı en büyük şamarlardan biri olan bu zaferin anlamı ve önemi halkımıza yeteri kadar öğretilememiştir.

Son söz:

Sevgili okuyucular,

Zaman zaman basın yayın organlarında Türk ve yabancı şirketlere verilerek özelleştirilen limanlarla ilgili haberler okuyoruz, kendi kendimize öfkelenip homurdanıyoruz ve birkaç gün sonra unutup gidiyoruz. Az önce internete girerek Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş. Genel Müdürlüğü sayfasına göz attım. İşletme hakkı devir yöntemi ile özelleşen limanlar başlığı altında 16 limanın yer aldığı bir liste yayımlamışlar.

İçim cız etti. Yüreğim yanıyor kardeşim, yüreğim yanıyor!

Ey millîlikten ve yerlilikten bahseden iktidar sahipleri! Biraz yerli ve millî olun yahu! Bu gidiş nereye? Liman ve iskelelerimizin işletme haklarını Türk veya yabancı ayırt etmeden özel şirketlere niçin devrediyorsunuz? Siz de Osmanlı gibi “Yel, kayadan ne koparır?” mı diyorsunuz? Unutmayın ki ne biz bir kayayız ne de yabancı şirketler birer yeldir. Bu şirketler emperyalizmin 21. yüzyıl versiyonlarıdır.

Yazıklar olsun!..

Kalın sağlıcakla sevgili okuyucular.

Yazarın Diğer Yazıları
14.02.2022 14:41
24.11.2021 13:46
06.03.2022 08:12
07.11.2021 22:25
REKLAM ALANI
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.