enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,5427
EURO
34,8772
ALTIN
2.433,02
BIST
9.645,02
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Az Bulutlu
29°C
Bursa
29°C
Az Bulutlu
Çarşamba Az Bulutlu
25°C
Perşembe Az Bulutlu
21°C
Cuma Parçalı Bulutlu
23°C
Cumartesi Az Bulutlu
19°C

KARŞI DEVRİM

21.06.2022 12:12
A+
A-

Bu, bir devrimi yıkmayı ve sonuçlarını yok etmeyi amaçlayan bir karşı harekettir. Bu eylemi gerçekleştirenlere de karşı devrimci denir.
Karşı Devrim, devrimin mütememmüm cüzüdür yani ayrılmaz parçasıdır. Çünkü devrimler sınıf savaşı temellidir. Örnek olsun diye eklemek istersek: 1789 İhtilali’nin, Sovyet devriminin hep karşı devrimleri gerçekleşmiştir.
Tabii biz kendi ülkemizdeki karşı devrim üzerinde duracağız.
Bildiğiniz gibi Türkiye’de Cumhuriyetle birlikte birçok alanda muhtelif devrimler gerçekleştirilmiş, Cumhuriyetin kendisi bir devrim hareketi haline dönüşmüştür.
Devrimlerin sayısı çoktur ama biz bir kısmını hatırlayalım: Saltanatın kaldırılması, Hilafetin kaldırılması, Tekke Zaviye ve Türbelerin kapatılması, Laikliğin kabulü, Harf Devrimi, Dil Devrimi, Kılık kıyafet ve Şapka Devrimi, Medeni Kanunun kabulü başlıcalarıdır.
Bu devrimler Türkiye’nin Rönesansı ve Reformu sayılır. Fransız İhtilali’yle somutlaşan Milli Demokratik Devrimi diğer adıyla Burjuva devrimi girişimidir. Feodal Toplumdan Sanayi Toplumuna geçişin hikâyesidir.
Atatürk’ün kendi deyişi ile “Türk Milletinin son asırlarda geri kalmasına neden olan bütün kurumları kaldırarak yerine milletin karakterine, şartlara ve çağın gereklerine uygun ve ilerlemeyi sağlayacak yeni kurumlar kurmak ve Türkiye’yi çağdaş medeniyetler seviyesine çıkarmaktır” şeklinde ifade etmiştir.
Cumhuriyet ve Devrimler, teokratik ve çok uluslu Osmanlı devletinin laik, demokratik ulus devlet Türkiye’ye dönüşmesiyle sonuçlanan, Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün kişiliği, önerileri, girişimleri ve önderliği ile gerçekleştirilmiş toplumsal, kültürel, yasal, iktisadi bir dizi düzenlemenin genel adıdır.
Ne var ki bu devrim özellikle Atatürk’ün ölümünden sonra gittikçe yoğunlaşan bir karşı devrim sürecine dönüşmüştür.
Ülkenin iç dinamikleri yani feodal kalıntıları olan ağalık düzeni, tarikatlar, cemaatler ile dış dinamikler yani emperyalizm çıkarları örtüştüğünden Hem iki ayrı koldan hem de işbirliği içerisinde siyasetin de desteği ile karşı devrim süreci başlatılmıştır.
Bu Karşı Devrim sürecinde belli dönemleri işaret etmek, bazı partileri karalayıp aklamak yararsızdır ve asıl görülmesi gerekenin üstünü örter.
Asıl görülmesi gereken ise emperyalizmin varlığıdır. II. Dünya Savaşında güç el değiştirmiş ve emperyalizm yeniden şekillenmiştir. Kendi çıkarları doğrultusunda Türkiye’ye de el atarak işbirlikçilerle birlikte karşı devrim süreci başlatmıştır.
Türkiye savaşa girmemiş ancak yüksek ölçüde etkilenmiştir. Askeri harcamalara verilen ağırlık sonucu ülke fakir düşmüş, yardıma muhtaç kalmıştır. Bu durumdayken Amerikan Marshall yardımlarını kabul etmiş, öte yandan komünizm tehlikesi, Sovyet tehdidi etkisinde kalmış, Amerika’nın yörüngesine girmiş ardından Kore’ye Türk askeri gönderilmiş, NATO’ya girilmiştir.
Böylelikle Emperyalizmin kucağına düşülmüş, emperyalistler askeri alanda yenemedikleri, yenemeyecekleri Türkiye’yi politik, iktisadi alanda kuşatmışlar, akabinde karşı devrimleri devreye sokarak Türkiye’yi yeniden şekillendirmeye girişmişlerdir.
“Emperyalistler sömürdükleri toplumların, kendilerinin özgürlük, eşitlik, bağımsızlık, demokrasi, laiklik, insan hakları, kadın hakları, temel hak ve özgürlükler gibi değerlerini benimsemelerini kısaca uygarlaşmalarını istemezler.
Fakat Cumhuriyet ve Devrimlerin temeli öyle sağlam atılmıştır ki bütün bu çabalar boşa çıkacaktır.
Cumhuriyet bu toplumun mayasıdır ve bu maya tutmuştur.
Modern, çağdaş, aydınlık Türkiye o feodal kalıntıları tasfiye edecektir.
Unutmamalı ki hiçbir şey geri gitmez. Tarih daima ileri akar.

Yazarın Diğer Yazıları
14.04.2022 11:04
27.12.2022 09:41
31.05.2022 14:38
16.05.2022 15:30
REKLAM ALANI
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.