Balkan Savaşı sırasında(1912-1913) Gelibolu ve Edirne’de görevli olan Binbaşı Mustafa Kemal, savaşın ardından 27 Ekim 1913’te Askeri Ataşe olarak Bulgaristan’ın başkenti Sofya’ya atandı.
Uzun zaman cephelerde bulunduktan sonra pasif sayılabilecek bu görev sırasında, Mustafa Kemal, yüzlerce yıl Osmanlı egemenliğinde kalmış olan Bulgaristan’ın Balkan Savaşı sırasında neredeyse İstanbul’u ele geçirecek kadar nasıl güçlendiğini anlamaya çalıştı. Balkanlardaki modernleşme hareketini de yakından izleyen Mustafa Kemal, kentin sosyal ve kültürel hayatına katılmaktan da geri kalmadı ve Dimitrina isimli bir Bulgar kızına aşık oldu.
Hayatında ilk opera gösterisine Sofya’da giden Mustafa Kemal, gördüklerinden çok etkilenerek beraberindeki Bulgar Millet Meclisi Üyesi Şakir Zümre Bey’e “Adamların Balkan Savaşı’nı niye kazandıklarını şimdi anladım !” dediği rivayet edilir. Mustafa Kemal’in Cumhuriyetin ilanından sonra Türkiye’de operaya öncülük etmeye çalışmasının ilham kaynağını Sofya günlerinde aramak yanlış sayılmaz.
Bir gün Sofya’daki bir bulvar kahvesinde otururken içeri otantik kıyafetli bir Bulgar köylüsü girmişti. Köylü kendisini dışarıya çıkarmaya çalışan garsonlara “Benim ürettiğim ürünlerle karnınız doyuyor. Parasını ödedikten sonra niye buradan gidecekmişim?” diye karşı çıkması ve kendisine olan güveni Mustafa Kemal’i etkilemiş, “Bizim köylümüzün de böyle hakkına sahip çıkması gerekir” demişti. Sofya’da Yarbay rütbesine yükselen Mustafa Kemal 1914’de patlayan 1. Dünya Savaşı’na katılmak için ısrarla cephede görev istemiş ve 20 Ocak 1915’te Çanakkale’ye atanmıştı.